35 yaşını geçtikten sonra insan hayatı daha fazla sorgulamaya başlıyor; bu sorgulama 40’lı yaşların sonlarına kadar devam edebiliyor bazı kişilerde. Özellikle iş hayatı ile ilgili olarak şapkamızı önümüze alıp düşünmeye başladığımız bir dönem 35 ve sonrası. Danışanlarımın önemli bir bölümünü 35 ila 50 yaş arasındakiler oluşturuyor. Hayallerine ulaşmakta güçlük çeken insanlar tanıdım; onlara koçluk yaparak yardımcı olmaya çalıştım; birde hedeflerine ulaştıkları halde mutlu olamayan insanlar tanıdım, çünkü hedefleri ile hayalleri uyumlu değildi. Bugünkü kısa yazım kapsamında da bu önemli konuyu ele almaya çalıştım, Umarım farklı bir pencere aralayıp biraz yardımcı olabilirim.

Önce hayallerimize ulaşmak kısmı ile başlayalım. İşin bir matematik kısmı var bir de duygusal kısmı. Hayat zaten mantık ile duyguları dengelemek üzerine kurulmuş. Matematik kısmından başlayacak olursak hayalinizi gerçekleştirmek için onu bir plana dönüştürmelisiniz ve bu planın içinde irili ufaklı hedefleriniz olmalı. Uçurtmayı aşağı indirmek adını veriyoruz buna bazen koçlukta; yapmak istediğimiz şeyi bizi hayalimize ulaştıracak şekilde parçalarabölüyor ve bunları bir sıraya yerleştiriyoruz kafamızda, sonra da eyleme geçip sırasıyla yapmaya çalışıyoruz.

İşin duygu kısmına gelecek olursak inanmak, yol boyu motivasyonu korumak ve sabırlı olmak gibi öğeler ön plana çıkıyor. Özellikle motivasyon kısmı gerek başlangıçta gerekse devamında önemli bir konu, hatta ben sabırlı olabilmeyi de motivasyonun bir parçası olarak ele alıyorum devamlılık anlamında.

Yazı konumuzun ikinci kısmı ise hedeflere ulaştığımız halde kendimizi mutsuz hissetmek. Bunun iki yönü olabilir, ya farkında olmadan mükemmelliyetçi bir yapı geliştirmişizdir ve elde ettiğimiz her sonuçtan sonra biraz keyfini çıkarmak yerine hemen yeni hedefler belirleriz. Ya da hedef olarak belirlediğimiz şey aslında gerçek özümüzü yansıtan, bizi tanımlayan bir hayal ile bağlantılı değildir, ki buna daha çok rastlıyorum. Bir hedefiniz olduğunda iyi düşünmenizi istiyorum, bu hedef gerçekten kime ait, sizi mi yansıtıyor yoksa ailenizden, çevrenizden ve toplumdan etkilenerek oluşturmuş olduğunuz bir hedef mi?

Hedefleri gerçekleştirmek çoğu zaman işin kolay kısmıdır, daha önemli olan başardığınızda hissettiğiniz şeylerin sizi mutlu etmesidir, bunun için de hayallerinize doğru ilerliyor olmanız önemlidir, yoksa insanın hissettiği bir boşluk duygusu da olabilir. Şöyle düşünün, hepimiz bazı merdivenlere tırmanıyoruz ama nadiren kendimize dönüp şunu soruyoruz, bu merdivenin dayalı olduğu duvarın ötesinde ne var, en yukarı çıktığımda ne görüyor olacağım, neye bakıyor olacağım?

Sevgi ile kalın.

Mert ÇUHADAROĞLU


Seni, 9 Mayıs 2018 Çarşamba Akşamı AsmalıMescit’te, “OLDIES BUT GOLDIES” etkinliğimize davet ediyoruz.